Zorbay Küçük, Türkiye Futbol Federasyonu'nun dergisi Tam Saha'ya özel röportaj verdi.
Tam Saha'da yayımlanan Zorbay Küçük röportajı şöyle...
Türk hakemliğinin yükselen değerlerinden birisi… Henüz 27 yaşında ve halen ekonometri öğrencisi. Genç yaşta ulaştığı noktayı "karakter özellikleri" olarak tanımladığı dikkat, saygı ve tevazuyla açıklıyor. Hakemlik hayatı her an bitecekmiş gibi yaşadığını anlatan genç hakem, medyayı hiç takip etmeden sadece hocalarına kulak verdiğini söylüyor ve bir gün Dünya Kupası finalinde düdük çalmanın hayalini kuruyor.
14 Eylül 1992 Adana doğumlusunuz. Öncelikle nasıl bir çocukluk geçirdiniz?
Annem, anneannem ve ağabeyimle birlikte çok güzel bir ailede yetiştim. Tabiî kadın eli değdi hayatımıza. Güzel bir ortamdı. Adana'da yetiştim; çok mutuydum. Adana çok güzel bir yer. Çocukluğum sokakta top oynayarak geçti diyebilirim.
Anneniz ne işle meşguldü?
Annem ve anneannem biz çocukken sürekli çalıştılar. Özellikle annem çok çalıştı. Ben de genellikle anneannemle zaman geçirdim. Annem yemek konusunda uzmandı ve birçok restoranda aşçılık yaptı.
Hakemlik her an bitecekmiş gibi yaşıyorum
Eğitim hayatınızı anlatır mısınız?
Adana Erkek Lisesi'nde okudum. Üniversite hayatım ise halen devam etmekte. Şu an Çukurova Üniversitesi'nde İngilizce Ekonometri okuyorum. Son sınıftayım. Son üç yıldır hakemlik sebebiyle mezun olamıyorum. Vizeler bizim kamp dönemlerimize geliyor. Bu sebeple gidemiyorum. Kamp dönemlerimiz çok yoğun geçiyor. Hocalarımla herhangi bir iletişime geçmiyorum çünkü bir imtiyaz sağlansın istemiyorum. Bitirmeyi çok istiyorum ama şu an mecburiyetten bitiremiyorum. Bir gün mutlaka bitirmek istiyorum. Takdir edersiniz ki hakemliğin yarını yok. Tanık olduğumuz durumlar var. O yüzden yaşım genç olmasına rağmen hakemlik konusunda çok ileriye doğru bakmıyorum. Her an bitecekmiş gibi yaşıyorum. Kendimi her an hakemliğim bitecekmiş gibi hazırlıyorum.
Bunu genç yaşta söyleyebilmeniz çok önemli…
Hakemlik hayatım her an son bulabilir. Bu yüzden sosyal alanda ve diğer alanlarda kendimi geliştirmeye çalışıyorum. Uzun bir süre sakatlık da yaşadım; duymuşsunuzdur. 6 aylık süreçte bunu çok iyi kavradım. Antrenmanda dizimde zorlanmadan kaynaklanan bir kemik ödemi oldu. Kemik ödemi de başka bir şeyi tetikledi. Bugün her şey düzeldi ve yolunda. İdman yapabiliyorum. Ayağımı güçlendirdim. Hiçbir sıkıntı yok.
Babanız Malatyaspor'un eski futbolcularından Feyzullah Küçük… Sizin yönettiğiniz Galatasaray-HES Kablo Kayserispor maçından sonra babanızla ilgili medyada birçok haber çıktı. Babanız Büyükçekmece Galatasaray Futbol Okulları'nda yaşamını sürdürebilmek için çalıştığını ancak uzun yıllardır sizle görüşmediğini ve size kanı, canı olarak başarı dilediğini söyledi. Siz yolun başında çok genç ama çok başarılı bir hakemsiniz ve hayatın akışı içerisinde böyle durumlar da olabiliyor malum. Zor bir süreçten geçtiniz. Bu durumu son kez net olarak anlatmak adına neler söylersiniz?
Zor süreç aslında benim çocukluğumda geçti. Erken yaşlarda o travmaları hallettim. Bunlar şu an benim için hiç önemli değil. Bahsettiğiniz konuda ben maçımdan sonra kendisinin o takımda çalıştığını öğrendim. Benim için açıkçası sansasyonel bir sürpriz olmadı. 8 yaşımdan beri kendisiyle görüşmüyorum. Bu sebeple benim açımdan herhangi bir sıkıntılı durum yok. Benim için nötr bir durum. Yoluma devam ediyorum.
Kaynak: Spor arena, Tam saha dergisi
